* İslâm dini, orta bir dindir. Kur'ân-ı Kerîm, Muhammed ümmetine, «ümmeti vasat» demektedir (II, 143). İslâm dininde dünyayı bırakıp ibadete koyulmak, ahiret için yaşamak, yahut âhıreti hiç düşünmeyip dünyaya dalmak olmadığı gibi, tam bir tenzîh, yani Allah'ı kâinattan ayrı saymak, yahut tam bir teşbîh yani Allah'ı, kâinat olarak kabul etmek, bir insanı Tanrılaştırmak gibi ifrat ve tefrit de yoktur . A.Gölpınarlı- 100 soruda tasavvuf
İnna lillah ve inna ileyhi raciun
* 5/4183 Baş - aşağı geri dönmekten emin olrak havada "Gerçekten de biz, O'na dönenleriz" diye kanat çırparlar
O Keremden de "Gelin" sesi gelir; o dönüşten sonra hırstan, gamdan bir şey kalmaz onlarda
----------------
"Gerçekten de biz, O'na dönenleriz" II. surenin (Bakara) 155 - 156 ayetlerinin meali şudur : " Andolsun ki mutlaka sizi birazcık korkuyla, açlıkla, mal, can ve meyva noksanıyla sınayacağız. Müjdele sabredenleri ; onlar, bir musibete uğradıkları zaman, gerçekten de biz Allah' ınız ve gerçektende gene de gerisin geriye O'na döneceğiz derler" 156. ayeti-i kerimedeki korku, müşriklerin kastı, açlık , savaşla uğraşmayüzünden beliren açlık, kıtlık, can, ve meyva noksanı, aynı zamanda hayvanların ölümü, evlat acısı v.s. olarak da tefsir edilmiştir. 156. ayeti-i kerimedeki "Gerçekten de biz Allah'ınız" sözünü Hz. Ali, " Allah'ın, nefsimizdeki tedbir ve tasarrufunu ikrar" , "Ve gerçektende gene de gerisin geriye O'na döneceğiz" sözünü "Yokluğumuzu itiraf", yani, onun adaletine, rahmetine, kalacağımızı bilmek ve bildirmek tarzında tefsir etmişlerdir. 156. ayetin, "Gerçekten de biz Allah'ınız" sözüyle başlayan son kısmı, ayetin nihayetine dek , bir köyü haber, bilhassa ölüm duyulunca okunur. İmam Ca'fer'üs - Sadık, atalarında, Hz.Peygamber'in (S.M), " Kimde dört şey varsa, olursa, Allah onu, cennet ehlinden yazar : Allah' tan başka mabut tanımayan, Allah, kendisine bir nimet verince, Allah' a hamdeden, bir şu işleyince yalıganma dileyen ve bir musibete uğrayınca, gerçekten de biz Allah'ınız ve gerçekten de gene gerisin geriye O'na dönenleriz diyen" buyurduğunu rivayet etmişlerdir. (Mecma'ul - Beyan; I, s.237-238).
Mesnev-i Şerif *5. cilt. sh.365 A.Gölpınarlı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder