30 Mayıs 2015 Cumartesi

Gezi

mayısları en güzel uykusundan uyandıran
bahardan yaza geçişiydi gaz dolu sokakların 
      
https://fbstatic-a.akamaihd.net/rsrc.php/v2/y4/r/-PAXP-deijE.gif
Denizlerin dinmeyen dalgasıydı

cılız bedenlerle meydanlara akan

düşen, dağılan, dağıtılan

sonrasında her seferinde gene inatla

derlenen, toparlanan, ayağa kalkan


bilemezsin suyun yatağı neresi
kabardığında derelerin öfkesi

26 Mayıs 2015 Salı

Hakikat derdi bir özgürlüğün kullanılmasıdır.

Hakikat derdi bir özgürlüğün kullanılmasıdır. Bir düşünceyi haklılandırmak için yapılan düşünmeyi kastetmiyorum. O  düşüncenin haklılığını askıya alarak düşünmeyi kastediyorum. Burada sorulan soru “bu düşünce gerçekte doğru mudur?” ya da “haklımıdır” değil, “bu düşüncenin doğruluğunu/haklılığını düşünmeliyimdir”.  Sorunun görünüşüne uygun muhtemel cevabı arama ya da tasdik mekanik bir haklılandırmadan öteye gitmiyor. Yanlışlama/doğrulama ötesinde bir düşünmeye zemin açmak,  düşünülecek konu hakkında özgür bir istence sahip olma konusunda insiyatif almak, sorunun dayattığı cevaptan bir adım geri adım atmak. Birisi söylediği için, herkes öyle düşündüğü için, olayların doğal akışının, sağduyunun öyle gerektirdiği için değil. Bütün bu nedenselliklerin dışında, sadece hakikat için düşünmeye karar verilebildiği için, düşünme edimi,  neticesi yanlış da olsa doğru da olsa özgür bir düşünmenin, hakikat derdinin ürünü. Bu,  bir nedenselliğin ürünü değil, özgür düşünme konusunda insiyatif alıp almama konusunda  yapılan şeçim. Özgürlük başlangıçta alınan insiyatiftle gerçekleşiyor.

Böyle bir insyatif almayla nedensellikten oluşan karamsarlık aşılabilir mi bilemiyorum. En azından bir kösede dursun.