Üç doktorun aynı gün intiharı - Entelektüelin toplumsal bir
sorumluluğu var mıdır?
Basit düşünelim karşımızda hiç tanımadığımız birisi açlıktan
sıkıntı çekse kendimizi sorumlu hissetmez miyiz? Bunun neticesi olarak, yapabileceğimiz bir şeylerin olup olmadığını düşünürüz. Elimizde bir simit
varda onu paylaşır, ya da tamamını ona ikram ederiz. Belki üç beş kuruş bir
şeyler verip karnını doyurmasına yardım ederiz. Peki bu sıkıntı açlıktan değil de
bir başka şeyden, mesela ruhi bir kaynaktan gelen bir sıkıntı ise ve maddi
sonuçlar doğuruyorsa ya da doğurmayıp sadece kıvrandırıyorsa. Mesela gazeteler
üç doktorun aynı gün intihar ettiği haberini yayınlıyorsa gene kendimizi
sorumlu hisseder miyiz? Bu haber karşısında üzülürüz fakat bunu o doktorların
şahsi meselesi, onların dayanıksızlığı, kaprisi, şımarıklığı olarak mı algılarız?
Üç intihar karşısında kendimizi sorumlu hissettirecek şey nedir? Bunu
engelleyebilme imkânı? Tekrarını engelleme gücüne sahip olma?Sorumluluğu doğuran düzeltme imkanına sahip
olma gücü olacaktır muhtemelen. Zamanı geri
çevirme imkânı yok. Bir feryadları varsa duyulmadı. Tekrarını engellerme? Ama
nasıl? Teker teker herkese ulaşma imkanı da yok. Üç doktorun aynı gün
intiharı ilk elde bir sistem hatasını düşündürür. Olmayabilir de, tamamen bir
tesadüfte olabilir. Bunu öğrenmek çok zor bir şey değil. Yaşamları, geride
bıraktıkları bu sorunu çözmeye yeter. Sistem sorunu çok karmaşık sebeplerden
kaynaklanmıyorsa burada düşünebilen herkese düşen bir sorumluluk payı var: İlk
elde sistemin hatasını bulup, ifşa etme. Sadece entelektüelin değil herkesin
görevi. Sonrası? Toplumsal duyarsızlıklar had safhada olabilir ya da toplum
erdemsiz olabilir, faydacı bir toplum bütünün hayrı için verilmesi gereken
fireler olarak görebilir intiharları. Böyle bir durumda ikinci görev her halde
erdemin yeninden gerekçelendirilip, inşa edilmesi olacaktır. Psikolojinin
kutsal bir alan olara yükseldiği bir dönemde bizi kıvrandıran sorunların
toplumsal sebeplerini görmek için yüzümüzü tekrar bu alana çevirmekse emek
istiyen tehlikeli bir iş olacaktır. Burada baştaki soruya da geri
dönebiliriz. Entelektüelin toplumsal bir sorumluluğun olduğu ve bunun bazen
yaşamsal olduğu sonucunu çıkarabiliriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder