22 Mart 2008 Cumartesi

Özenmek üzerine

Özenti : TDK - Beğendiği bir durumda olma, beğendiği şeye benzeme çabası:
"Taklit ve özenti devri en çok bizde sürmüştür."- F. R. Atay.


Klasik müzik dinliyen bir türk özenti midir? Yada Mevlevi ayini yada rock (rak yazmak garip geldi nedese) dinliyen bir lise öğrencisi. Müzik üzerinden gidersek pop müziğin dışında birşeyler dinleyen biri bu günlerde kolaylıkla özenti damgası yiyebilir. Bizde özenti zanediyoruzki kötü manasını Tanzimattan bu yana batıya özenme olarak aldı. Bu gün üzerimizde öyle dar bir kültür gömleği var ki genelin dışında, biraz farklılaşan rahatlıkla tuhaf olabiliyor.

Özenmenin özenti olması yada özenti olarak kabul edilmesi genel hakim olan geleneğe bir saldırı olark algılanmasından da kaynaklanıyor olabilir. Herhangi bir geleneğe sağlam basmadan farklı geleneklerin sanatına, kültürüne yaşam tarzına özenme hakim geleneği çözücü, sulandırıcı bir sonuç oluşturabilir. Özenme derinleştirici, yenileştirici, gelişitirici etkisini eleştiri gücüne sahip olduğunda gerçekleştirebir. Bu tarz bir duruş ise bulunulan geleneğe hakim olmakla mümkün.

Hoşlanmak, hoşlanmaya çalışmak, hoşlanıyormuş gibi gözükmek hepsi farklı adreslere işaret ediyor. Ama her zamanda bu sınırlar bu kadar net değil. Falanca öğrenmeye çalışyor olabilir, zevk almaya ama aynı zamanda öylede görünmeye çalışyorda olabilir. Hepsi, bazıları, bir kaçı cavap olabilir. Zevkler içinde bulunulan kültür grubuna uymak zorundamıdır? Kim anasından doğduğunda ince bir zevk edinmiş olabilir . Tecrübeyle, dinlemeyle, görmeyle , öğrenmeyle , hazmetmeyle başlamak zorunda herkes. Farklı bir şeyden zevk almak istiyen herkes özenti görünme riskini taşır. Ya farklı şeylerden zevk alınmayacak,yeni şeyler denenmeyecek ; ya da bu risk üstlenilecek.

Özenti görülmek eğer diğer insanlar tarafından dikkat çekmek maksadından başka bir amaca yönelik değilse özentidir denebilir, ama içinde biraz merak, araştırma ruhu da taşıyorsa buna doğrudan özenti demek zor. Ve bu farkı ayırmakda pek kolay değil.

Birde özenilen şeyin taşıdığı, temsil ettiği kültürün derinliği önemli. Gelip geçen , mevsimlik fikirler , tavırlar kültürel bir baş dönmesine de sebeb olabilir.

Birde özenti yargısını verenin nerden baktığı da önemli. Burda çift tarafli bir keskinlik var. Özenti yargısını verende kaba, dar görüşülü, esnek olmama riskini,rolünü üstlenmiş olabilir.


Bulanmadan akmak için yeni fikirlere, zevklere ihtiyaç var ve tabi bunları değerlendirebilecek görüşe, bakışa.

Üzerinde düşünülecek

Hiç yorum yok: