27 Temmuz 2009 Pazartesi

Paganizm patladı (yazısını okuma denemesi)




Akşam gazetesinden Mine Hn.ın yazısı üzerine

Ritüellerinden ve inanışlarından izleri günümüzün spritüel ve çevreci jenerasyonunun hayatında ve popüler kültürün her köşesinde görmek mümkün. Eski çağların dini inanışı Paganizm giderek yaygınlaşırken kendini 'Pagan' olarak tanımlayanlar da hızla artıyor. (Paganizim ve çevrecilik ? Paganizim geleneğinin çevre sorunu var mıydı ki? Ya da şöyle demek doğru olabilir paganizmin yaşandığı eski çağlarda çevre sorunu mu vardı? Bugünün paganlar böyle bir söylem edinmişlerse, paganizme çevrecileğe eklemlemişlerdir Zira Şaman/Rahip/Büyücü/Cadı adı her neyse neyi derd edinmişti üç aşağı beş yukarı biliyoruz. Hastalıkları tedavi, gelecekten haber vermek, küçük büyülerle insan ilişkilerine müdahale, savaşlarda başarı, daha iyi hasat, ölenle için bazen öbür dünyada rahatlık , ölmüşlerle bağ kurmak vs vs ) Geçen ay, yılın en uzun günü olan ve yaz mevsiminin başlangıcı kabul edilen 21 Haziran'da, İngiltere'deki eski çağlardan kalma dini mekan Stonehenge'de 35 bin kişi toplandı. Büyük kalabalık yaz mevsiminin ilk güneşini tamtamlar çalıp danslar ederek tam bir Pagan ayini havasında karşıladı. Zira 21 Haziran Pagan inanışına göre yıl içerisinde kutlanan 8 kutsal günden biriydi.

21 Haziran'da güneşi karşılamaya giden 35 bin kişinin hepsi Pagan değildi elbette. Ama bu kalabalık Pagan kültürünün günümüzde ne denli yaygınlaştığının bir kanıtıydı. Zira spritüel yaşam tarzının ön plana çıktığı, popüler kültürde mistik ve fantastik hikayeler çılgınlığının yaşandığı, çevrecilik ve doğaya dönüşün yükselen değerler haline geldiği günümüzde eski çağların yaygın dini inancı Paganizm yeniden canlanıyor!

PAGAN KÜLTÜRÜ HER YERDE

Tektanrılı dinler ortaya çıkmadan çok önce, eski çağlarda yaygın bir inanç şekli olan Paganizm dünyanın tek tanrılı beş büyük dini olan Hıristiyanlık, Müslümanlık, Musevilik, Budizm ve Hinduizm'in dışında kalan spritüel inanışların hepsini kapsıyor. Paganların inançlarının temelinde doğa var. Doğanın kutsallığına inanan ve doğadaki her şeyde var olan ilahiliğe saygı duyan Paganlar hayatlarını doğanın döngülerine bağlı olarak yaşıyor. Güneşin ve ayın hareketleri, mevsim dönümleri gibi doğadaki ritüelleri inançları çerçevesinde kutluyor. Bir tanrıça (doğa ana) ve tanrıya ya da birçok tanrının varlığına inanan Paganlar, belli bir aracı olmadan veya bir gruba dahil olmadan dinlerini kendi özellerinde yaşıyor. (Aracı olmadan ? Orta Asyada Şaman, Mısırda Rahipler, İngilterede Büyücüler/ Cadılar vs. vs. nedir? İnsiyasyon veren kimdir aracı yoksa) Büyücülük, Şamanizm gibi uygulamalar da Paganizm'in çatısı altında yer alıyor. Tektanrılı dinlerin ortaya çıkmasıyla karalanan ve yeryüzünden silinmek istenen Paganizm yüzyıllardır gölgede kalmıştı. Ama şimdi uyanma zamanı. Zira modern çağın inanışları, öncelikleri, yaşam tarzı ve kültürü Paganizm'e tam anlamıyla göz kırpar nitelikte. Öyle ki Pagan kültürü günlük hayatımızın her noktasında büyük bir hızla kendini gösteriyor. Spritüel aydınlanma çılgınlığının yaşanmakta olduğu günümüzde sabahları kalkıp güneşi selamlamaktan, ay ve güneş tutulmaları gibi doğa olaylarını, nevruz, hıdrellez gibi mevsim dönümü günlerini festivaller eşliğinde kutlamaya ve hatta hayati kararları alırken astrolojiye, yıldız ve gezegenlerin konumuna danışmaya kadar pek çok hareketimizle Pagan kültürünü canlandırıyoruz. Paganizmin büyücüler, tanrı ve tanrıçalar gibi renkli ve fantastik kültüründen ilham alan Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi gibi filmleri, Vampir Avcısı Buffy ( Bizde katkıda bulunalım Selena ile başlayan bir çok çocuk dizisi – Eskiden tatlı cadı ) tarzı televizyon dizileri, sayısız çizgi roman ve fantastik edebiyat örnekleri de son yıllarda üzerine düşen görevi yapıyor ve Pagan inanışlarını bir fenomen haline getiriyor. Paganizm'den ilham alan müzikler, danslar, giyim tarzları, dövme ve makyajlar, spritüel kurslar (Halbuki bu kursların hemen hepsi tanıtım broşürlerinde bir teknik olduklarını, hiçbir dine karşı olmadıklarını yazarlar. Karşı argümanları ben bunun faydasını görüyorum, görmezsem bırakırımla karşılayıp konuyu kapatırlar. Hanımefendi burada bizimde savunduğumuz şekilde, doğru bir tanımlamada bulunmuşlar, kendilerine katılıyoruz) giderek daha çok karşımıza çıkıyor. Son olarak küresel ısınma ve doğal felaketlerin öne çıkmasıyla çevreciliğin yükselişe geçmesi, (Paganizmin kendi geleneği içinde bakışı ve kullandığı teknikler ile çevreciliğe cevabı nedir? Doğayı kutsal saymak başka panteizmin pratikleri ile doğaya katkıda bulunmak başka. Yazıda bu hala açık değil. Paganizmi savunmak yada ona bir dayanak sağlamak için çevrecilik/küresel ısınma üzerinden gidilmesi, buradan bir bağ kurulmaya çalışılması sorunlu ) doğaya dönüş çılgınlığının yaşanması ve doğanın neredeyse ilahi (doğaya sırtını dönen, ona zarar vermek üzerine kurulmuş bir tek tanrılı anlayış mı vardır da - aradan bu bakışıyla paganizm sıyrılıyor? ) bir şey olarak artık el üstünde tutulmaya başlanmasıyla modern çağın insanı Paganlığı tam anlamıyla kucaklıyor. Öyle ki, artık sadece Pagan kültürü ve ritüellerini hayatına taşıyanlarda değil, bir inanç olarak Paganizm'i benimseyenlerde de son yıllarda büyük bir artış yaşanıyor. (Artış? Belki inandıkları dinin yanında bu tarz pratiklere de merak salanlar demek daha doğru. Astrolji gazete köşelerinde yer aldığında, ekranlarda astrologların boy almalar ile bu konularla ilgenenler arttı. Ama kendin sadece cadı/şaman vs vs olarak tanımlayarak öbür dini kimliğiden vaz geçen kaç kişi vardır? Birde şu var- büyü, fal vs ler geçmişte de ticari idi ve toplumun içinde bir şekilde yaşardı(muskacılar, falcılar, büyücüler yıldıza bakanlar vs vs) )

ÜÇÜNCÜ BÜYÜK DİN OLABİLİR
Özellikle çevrecilik ve doğaya dönüş fenomeniyle kendini yeni nesil Paganlar olarak tanımlayanlar, Paganizm'in yeniden yükselişinde önemli rol oynuyor. Zira çevrecilik ve Paganizm temelinde aynı felsefeyi barındırdığından doğayı korumak için uğraş vermek, çevreci eylemlerle doğanın önemini vurgulayıp savunuculuğunu üstlenmek Pagan inancının uygulamaya geçmiş hali manasını pekala taşıyor.(??) Zira, Pagan olmak için kişinin başkalarına zarar vermediği sürece kendi istediği yoldan yürümesi, ilahi güç veya güçlerin varlığını kabul etmesi ve doğayı kutsal sayması gerekiyor. (Çelişki dolu bir cümle, doğa, tanrılar, tanrıçalar ilahi güç değilmi dir?. Diğer dinlerde başkalarına zarar vermek serbest midir? ) Tabii bir de tektanrılı dinlerden birine inanmaması. Uluslararası Paganizm Federasyonu, kayıtlı 5 bin üyesi olduğunu söylese de bu değerleri çoktan benimsemiş çok sayıda günümüz insanı, yeni nesil Paganlara hayat vererek Paganizmi yeniden patlatıyor. Nitekim Paganizm üzerine araştırmalar yapan İngiliz yazar Cole Moreton, İngiltere'de son 10 yıl içinde Paganların sayısının ikiye katlandığını söylüyor. Bugün İngiltere'de kendini Pagan olarak tanımlayanların sayısı 250 bin'i buluyor. Bu rakam İngiltere'deki Budist nüfusundan (144 bin 500) fazla ve neredeyse İngiltere'deki Musevi nüfusuyla eşit (259 bin)! ABD'de ise Paganlarda yaşanan artış bundan çok daha çarpıcı. Harvard Üniversitesi'nin yayınladığı istatistiklere bakılırsa ABD'de bugün 'ben Paganım' diyenlerin sayısı 1 milyona yakın. Paganların sayısında son 20 yıl içinde yaşanan artış ise yüzde 1.500! Yani Paganların sayısı her bir buçuk yılda ikiye katlanmakta. ABD'de yaşanan bu Paganizm patlamasını birçok araştırmacı şu sözlerle yorumlaması da fenomeni açıkça ortaya koyuyor: 'Paganizm bu gidişle 2012'de ABD'de Hıristiyanlık ve Musevilikten sonra en büyük 3. din olacak!' (Yazının başlığı paganizm 3. büyük din olabilir, burada ise ABD denmiş. Propaganda kokuyor.)

PAGANİZMİN ESASLARI
l Paganizm kökenlerini doğadan alan ve doğanın kutsallığına dayanan bir inanç sistemidir. Doğayı sevmek ve bir parçası gibi hissetmek, bu yaşam kaynağına ve onun ölüm-yaşam evrelerinin durmaksızın tekrar eden döngülerine saygı duymak ve hürmet etmek esastır. (Panteist bir tavır. Panteist bir sistem üzerinden değerler sistemi oluşturmak çok zor)

l Tüm ritüeller doğal döngülere uyum sağlamak için vardır. Mevsim dönümlerinde, ay ve güneşin safhalarında özel törenler yapılır.
l Kimsenin inancının kesin ve doğru olduğu söylenemez ve herkesin kendine en yakın yolu seçme özgürlüğü vardır. Paganizmde özgür düşünce desteklenirken, yaratıcı zeka kutsanır. l Paganizm anti-merkezci, anti-hiyerarşik ve bir dogmalar silsilesini kural olarak dayatmayan bir inanç biçimidir. (Bunun tartışılmaya açık olmaması (söylemin) da neticede dogmadır, diğer dinlerin .Böyle olmadığı vurgusunu örtülü olarak yapıyor. – Anti-merkezci den kasıt nedir? Anarşist? Komün yaşamı? Yerel yönetim? Yada ?– Anti hiyerarşi yukarıda değindik)
l Pagan inancında dünya, varsayılan bir cennetin gölgesinde değildir. Dünya kutsaldır. İyilik ve kötülük kutuplaştırılarak birbirlerinden ayrılmaz. Kadın ve erkek eşit ve dengededir. (Panteizmin doğal bir neticesi iyi ve kötünün manasını kaybetmesi )

l Tanrıça ve Tanrı kavramı kutsal gerçekliğin bir ifadesidir, ikisinden birinin üstünlüğü söz konusu değildir. l Pagan ahlakı 'Ne istersen yap, ama kimseyi incitme' sözü üzerine kurulur. Her bireyin etrafını kuşatan doğadan ve diğerlerinden sorumlu olduğunu söyler. Doğa ve diğer insanlar ile bir ahenk içinde olunmalıdır. (İncitmemek paganizmin tekelinde olan bir şey değil, ne istersen yap çok açık bir kavram – yaptığımız her şeyle bir başka şeyi etkileriz)

MİNE AKVERDİ

Ek olarak

İnsanı bir noktada , ölümün gölgesinde yaşayan insanı bir var oluş gayesi aramasından uzak tutamazsınız. İnsan anlamlandırmak, manalandırmak ister. Yaşamı ve yaşamını sorgular. Kimi zaman bunu, doğru yaşayıp yaşamadığı kimi de iyi yaşayıp yaşamadığı üzerinden yapar. Elindekiler (ailesi, sahip olduğu malı, düşünceleri, inançları) üzerinden hayatını değerli kılmak ister. İnsan bir tırtıl gibi ya da bir yaprak gibi hayata bakamaz. Bu yüzden kendini doğanın bir parçası olarak görse dahi doğa ile yetinmez tanrıları, tanrıçaları yedekte tutar. Tanrıları göz ardı etsede ruhlarla bağ kurabileceğini, atalarıyla konuşabileceğini, bedensiz varlık olabileceğini (her şey doğa iken nasıl oluyorsa) kabul eder.

Bununlada yetinmez iyi ile kötü arasında bir fark olmadığını söylerken, doğanın her zaman bir düzeni kendi içinde oluşturacağını söylerken baştan bazı şeyleri redederek , dışarıda bırakarak gene değerler sistemi oluşturur.

Paganizmin temsil ettiği inanışlara ilkel denmesinin mantığı buradır. Madde ötesi bir dünyanın olabileceğine inanırken ama bunu temellendirecek kozmolojiye sahip değildir. Dünyanın var oluşu, ölüm sonrası üzerine tasarımları kavimler/milletler arası ilişkilerin etkileşimleri ile gelişir çoğu zaman. Çoğu kez birbirlerinin tanrılarını/tanrıçalarını/efsanelerini birbirlerine eklemlerler.

Bugün ise görebildiğimiz kadarıyla spriltürel çalışmalar adı altında yapılan bir çok pagan kökenli çalışma bütüncül açıklama ihtiyacını uzak doğu dinleri üzerinden yapmaktalar.

Kozmolojisi ve insani değerlere bakışını Hüseyin Bey gayet güzel yazmışlar, bu konuya girmiyoruz

Hiç yorum yok: